Geçtiğimiz Pazar günü, bu satırları okuduğunuz blogumun kuruluşunun 5. yılı şerefine Grandma’s Wonderland’de keyifli bir parti verdik. Aslında amacımız bu 5 yılda bir şekilde Martha sayesinde hayatımıza dokunan herkese teşekkür etmekti. Kısa sürede organize ettiğimiz ve dört bir yana haber salıp heyecanla beklediğimiz o parti sonunda gerçekleşti! Continue Reading
WEDDING & EVENTS
2 Yıl önce Milano’ya okumak için giden kız kardeşim ve tesadüfen iş seyahati için Milano’ya giden Marcus’un hikayesidir bu… Bir Türk kızı ve bir Avusturyalı oğlanın İtalya’da aşık olmasının hikayesi… Aşkın sınır, dil, din ve ırk tanımamasının hikayesi… Continue Reading
Bu yazıyı neden bu kadar geç yazdım bilmiyorum. Ama o kadar motive edici mailler ve mesajlar alıyorum ki… Yazmamak elde değil. Bozcaada’da gerçekleştirilen düğünümüzde son bölüme geldik. Düğün günü ve sonrasında yaşananların perde arkası artık sizlerle 🙂 Yine teşekkür edecek çok insan var, hangi birinden başlasam bilemiyorum. En iyisi içimden geldiği gibi dökülsün satırlar… Continue Reading
Küçük Martha Bozcaada Düğün Festivali; Bölüm 2: Sokak Düğünü ve Bağ Bozumu !
Posted on 17 Kasım 20153 Eylül sabahı saat 04:00’de 5 araba gelin alayı şeklinde İstanbul’dan Bozcaada’ya doğru yola çıktık. Ada’yı ve adada yaşayan insanları ne kadar çok sevsem de adanın getirmiş olduğu bohem hayat tarzı bir süre sonra en kurumsalını bile adalı yapıyor. Ben 1 hafta tatile gittiğimde bile aynı şeyi yaşıyorum orada sürekli yaşasam ne olurdu bilinmez 🙂 Diyeceğim odur ki “Ada Kafası” diye bir şey var arkadaş ! “Hallederiz” kafası ! Continue Reading
Küçük Martha Bozcaada Düğün Festivali; Bölüm 1: Hazırlıklar !
Posted on 1 Ekim 2015
2011 Temmuz ayı… Bozcaada Polente Feneri’nin orada günbatımını izliyoruz… Fonda Kings of Convenience çalıyor… O zamanlar yeni tanışıyorum tüm bunlarla… Adayla, B. ile ve bu müzikle… Hepsine aynı anda aşık olduğum doğrudur… Güneş battıktan sonra herkes giderken o kolumdan tutup “Dur gitme” dedi, “bekle”… Oturdum yerime, önümüzde sonsuzluk, turuncu ve mora karışmış… Arkamızda Don Kişot’un savaştığı dev Rüzgar Gülleri… Sonra bir anda karanlık çöktü… Kafamı kaldırdığımda gördüklerime inanamamıştım… Yıldızları hiç bu kadar yakın ve parlak gördüğümü hatırlamıyorum… Kekiklerin arasına uzanarak izledik kayan yıldızları… “Dilek tut” dedi… Sadece onunla yeniden orada olabilmeyi dilemiştim… Ve o gün dilediğim o dilek daha da güzelleşerek gerçek oldu… Continue Reading