GEZİ NOTLARI NEW YORK

Yedim-İçtim Tavsiyeleri; New York

2010’un Şubat ayında, güneşli ama kutup soğuğu bir günde tanıştım ben bu şehirle! Öyle soğuktu ki, binaların gölgesinde kalmış insanlara, güneş ancak Central Park’ta vuruyordu. Her bir blok arasından geçtiğinizde boğaz ayazı sadece bir tek açık kalmış aralığınızdan, gözlerinizden sizi vurup, kirpiklerinizi dondurabilirdi! Ama tüm bunlara rağmen büyüsünden hiç bir şey kaybetmemişti o ışıklı şehir… Her köşesi ayrı bir keşif noktası… Sanki yıllarca okusan bitmeyecek bir kitap gibi…

Dört mevsimi ayrı güzel olan bir şehir burası…Şanslıyım ki, Central Park’ta, o hep filmlerde gördüğümüz buz pateni yapan insanları görmek de, sarı-kırmızıya bürünmüş ağaçlar arasında piknik yapmak da kısmet oldu bana…
Sizin de yolunuz düşerse bir gün, büyük zevkle keşfettiğim mekanları ziyaret etmenizi tavsiye ederim… Hadi buyurun bakalım…
1)New York’un En İyi Hamburgercisi; SHAKE SHACK 
A. ile Boston’a döneceğimiz otobüsümüzün kalkmasına yaklaşık 1 saat kala, 20 blok yürüsek bir Shake Shack yiyip döner miyiz diye düşünmemiz 10 saniye harekete geçmemiz ise 5 saniyeyi aldı 🙂 Yemeden dönmemeliydik ve bu riske değerdi doğrusu!
Yıllarca, New York’ta geçen filmlerin çoğunda görmüş olduğumuz bir mekan burası aslında… Neydi peki burayı bu kadar meşhur yapan?
Hızlı servisi, muhteşem yumuşaklıktaki hamburgerleri ve tabiki cheese fries denilen peynirli patates kızartmaları!
http://shakeshack.com/ sitesinde menüsünü inceleyebilir ve nerelerde şubesi olduğunu öğrenebilirsiniz! Shack Burger’i denemenizi tavsiye ederim!
2)Denizden Babam Çıksa Yerim Diyenler için; Bubba Gump:
Siz de benim gibi deniz ürünü hayranıysanız Bubba Gump gerek lezzeti gerek lokasyonu gerekse atmosferiyle muhteşem bir yer! Times Meydanı’nın göbeğinde oturup kendinize leziz bir ziyafet çekebilirsiniz!
Büyük başlangıç tabakları iki kişi için ideal! Yanında isterseniz ekstra patates kızartması da alabilirsiniz… Restoranın menüsüne internet sitesinden ulaşabilirsiniz; http://www.bubbagump.com/ 
Mekanın en önemli özelliği, konseptini tamamen Forrest Gump filminden almış olması! Hatırlayacağınız gibi Tom Hanks’e söylenen “Run Forrest, Run!” sözü filmle özdeşleşen bir sözdür…. İşte bu mekanda garsonları çağırmak için masalara koydukları bu tabelaları yaratmışlar. Tabelanın “Run Forrest Run” yazan kısmını çevirdiğinizde garson yanınıza uğramıyor. Bir nevi kışkış garson kışkış diyorsunuz 🙂 Tabelanın tersini çevirdiğinizde ise “Stop Forrest Stop yazıyor. Bu da “Garsoncum bir durup bakar mısın canımcım” demek oluyor…
Bu restoranın en sevdiğim özelliklerinden biri de oturduğunuz masadan tam olarak bu manzarayı görebiliyor oluşunuz… İnanılmaz keyifli…
3)Diyet de Neymiş, Bana Tatlımı Verin Diyenler İçin; Rice to Riches:
Puding desem değil, dondurma desem hiç değil… Ama sanki daha çok bizim sütlacı andırıyor gibi! Bu mekan öyle büyük hayranlara sahip ki, Amerika’nın dört bir yanına anında sipariş gönderebiliyor.
İnsanların hangi boyutlarda bu tatlıdan alabildiklerine baksanıza 🙂
Mekanı bu kadar popüler yapan şeylerden biri de bence her yerde yazan eğlenceli sloganları 🙂 Okudukça lanet olsun kiloya da sana da deyip yedikçe yiyesiniz geliyor 🙂 En sevdiğim slogan, mekanın kapısında yazandı “No Skinny Bitches!!!”
New York için ilk öneri listem şimdilik bu kadar… A buarada, sokak hotdogcularını atlamayın! Ne etidir bu diye düşünüp vakit kaybetmeyin 🙂 Çoook lezzetliler…
Sevgiler
Özüm

You Might Also Like

No Comments

Leave a Reply